Gelişmekte olan ülkelerde, çoğunlukla, gereksinimi olanlara bakım, aileler ya da toplum tarafından sağlanmaktadır.
Aileler ve toplum yaşlı bireylerin koruma, bakım, destek ve tedavisinde anahtar rol oynamaktadır.
Aile yaşlı bireye yönelik;
- Psikolojik destek,
- İyi bir gözlem,
- Fiziksel yardım,
- Herhangi bir hastalık durumunda tedavi planının takibi,
- Gerektiğinde yardım çağırmak gibi evde bakımda önemli bir takım görevleri yerine getirerek evde yaşlı bakımının bel kemiğini oluşturmaktadır.
Ancak ülkemizde evde bakım hizmetleri gelişmediğinden bu önemli görevler yerine getirilirken hem bakım veren hem de bakımı alan aile bireyleri pek çok sorunla karşı karşıya kalmaktadır.
Yaşlı bireyin bakımından sorumlu olan aile üyesinin;
- Çok genç olması ya da kendisinin yaşlı olması,
- Çalışıyor olması,
- Ciddi bir hastalık ya da sakatlılığının olması,
- Birden fazla bağımlı aile üyesine bakıyor olması,
- Yaşlı bireyin bakım sorumluluğunu kabul etmekle toplumsal rollerinin kısıtlandığını düşünmesi,
- Bakımını üstlendiği yaşlı bireyin ciddi bellek ve davranışsal sorunlarının olması halinde, bakım veren kişi ve aile üyelerinde kurum bakımına yönelme eğilimi artmaktadır.
Bununla birlikte; yaşlı bireyin aşırı ilgi beklemesi, çocuksu davranışlar göstermesi, bakım verenlere düşmanca davranması, yaşlı bireyin kendisini çevreden soyutlaması gibi bazı davranışlar da yaşlıya bakım vermede sorunlar yaratmaktadır.
Aile ortamında yaşlı bakımı genellikle yaşlı bireyin eşi ve çocukları üzerinde odaklanmakta, yaşlıların bakımından birincil olarak eşler, kız çocukları, gelinler olarak kadınlar sorumlu tutulmaktadır.
Kadının üstlendiği sorumluluklara bir de yaşlı bakımı eklendiğinde, kadınlar fiziksel, psikolojik ve sosyal olarak olumsuz yönde etkilenebilmektedirler.
Gelir getiren bir işte çalışmama, çalışması durumunda iş ortamında geciken terfiler ve düşük ücretler nedeniyle bakım veren kadınlar, ilerleyen yıllarda, düşük emekli maaşları ile ekonomik zorluklar yaşamaktadırlar.
Özellikle yaşlı bireyin bakımı nedeniyle işlerinden ayrılan ve gelecekle ilgili planlarından vazgeçmek zorunda kalan kadınlar, bir süre sonra bu durumdan yaşlı bireyleri sorumlu tutarak öfke duyabilmektedirler.
Kadınlar, aynı zamanda iş ve ev ortamında dengeleri sağlamak için fiziksel ve ruhsal yönden stres altındadırlar. Özellikle hem çocuk hem de yaşlı bakımı sorumluluğu alan kadınlar için durum oldukça zordur.
Yaşlı bireye bakım veren kadınlar hem çocuklarının hem de yaşlı bireyin bakım yükünü çekerken zaman içinde kendi yaşlanma deneyimlerini yaşamakta, bu dönemin sorunları ve hastalıkları ile mücadele etmekte, kendisinin de bakıma ve desteğe ihtiyacı olabilmektedir.
Bakıma muhtaç yaşlısına rağmen çalışmak zorunda olan eşlere yeterince toplumsal desteğin sağlanmaması halinde, ailenin bütünlüğü de tehlikeye girmektedir.
Ekonomik, psikolojik ve sosyal baskıların arttığı bu gibi kriz durumlarının üstesinden gelemeyen eşlerin arası açılarak ailede çatışmalar ortaya çıkmakta bu durumdan en çok çocuklar ve kadınlar, fiziksel ve psikolojik olarak zarar görebilmektedirler. Bu koşullarda yaşlı bireye bakım vermek ise pek çok olumsuzluğa neden olabilmektedir.
Sağlıksız aile ortamında yetişen çocukların geleceğini de tehlikeye sokan, diğer taraftan eşleri bunalıma sürükleyen bu durumların ortaya çıkmasına engel olabilecek önlemlerin alınması ile gelecekte ailelerin dolayısıyla da toplumun daha sağlıklı olması sağlanabilir.
|